Yüzünde İstanbul siluetinin derinliği demlenmişti, ey yaslı sevda. Bense
kımıldamadan durup öylece bakıyordum sana. Sanki en ufak bir esintide bozulup
gidecekmiş gibiydi her şey. Hep bu anda kalsak, hiç sonrası olmasa mesela,
sahile insek biraz, anlatsak anlatsak... Dökülsek kelimenin tam manasıyla,
dertleşebilsek müsamahayla… Asırlık bir mahzene hapsolmuş gibi kenetlensek
birbirimize, muhtaç olsak, nedenimiz olsa. Ben öyle birini sevdim ki her
paylaşabilmenin kenarına yaklaştığım da kaybolurum geçmişimde ve geleceğimde.
En tehlikelisini icra eder yüreğim, vazifesini bilir! Kanar köhne uca.
18 Nisan 2014 Cuma
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)